Osmanlı Rock Müzikali: Püsküllü Moruk

2007 yılında gizli kalmış bir kayıt daha gün yüzüne çıktı. 1971 yılında bir tiyatro oyunu için Cem Karaca ve Kardaşlar’ın yaptığı müzikler sessiz sedasız Almanya’da Destur Records etiketiyle plak formatında basıldı.

Müzik koleksiyonculuğu geçtiğimiz 5 sene içerisinde oldukça popüler hale geldi. Müzik koleksiyonerleri genellikle yerli sanatçıların eskiden basılmış tüm formatlardaki kayıtlarını (plak, CD, kaset) toplayarak diskografilerini tamamlamaya çalışır. Tek satırla bahsettiğimiz bu uğraş, aslında hayli zahmetli, bazen çok masraflı ve oldukça sabır isteyen bir iştir. Koleksiyoncu sadece bununla yetinmeyip ilgilendiği sanatçıya ait basılmamış ya da çoğaltılma amacı gütmeden kaydedilmiş eserlerin de peşine düşer. Parçaların farklı versiyonları, demo kayıtları, konser kayıtları kalitesine bakılmaksızın elden ele dolaşır. Yurtdışında bunun gelişmiş ve yasal örneklerine çokça rastlanmaktadır. Örneğin Beatles, Led Zeppelin hemen akla gelenleri. Bu grupların yayınlamadıkları eski konser ya da demo kayıtları bugün kolleksiyonerlerin aklını başından almaktadır. Ülkemizde Arkaplan isimli plak şirketi tarafından izi sürülüp bulunan ve plak formatında basılan, 70ler sonu ve 80ler başında faaliyet gösteren İzmirli grup 21. Peron’un gizli kalmış kayıtlarından olusan albümü bu konudaki en heyecan verici çalışmalardan biriydi. Ancak bu sene içerisinde Almanya da öyle bir LP yayınlandı ki, haberi bile koleksiyonerleri terletmeye yetti.

Cem Karaca’nın 1971 senesinde kaydettiği ve bugüne kadar yayınlanmamış şarkılarından oluşan bir plak basılmıştı. Haberi ilk duyduğumda açıkçası çok ciddiye almadım. LP’nin, yabancıların son yıllarda sıkça yaptığı 45 lik toplamalarından biri olduğunu düşündüm. Zira uzun yıllardır koleksiyonculuk aleminde olup da bu kayıtları dedikodu olarak dahi duymamış olmak pek olası değildi (bazı koleksiyonerlerin sahip oldukları gizli kayıtları paylaşmama hastalığı, bu kayıtların tam anlamıyla bir sır perdesi olarak kalmasında etkili olmuş olabilir) Ancak internette dolaşırken daha önce hiç duymadığım ve bu plaktan alınmış 20 saniyelik bir ses kaydına rastlayınca ortada garip bir şeyler döndüğünü anladım. Hemen hastalıklı bir seferberlik başlatıp albüme kısa bir süre sonra kazasız belasız sahip oldum.

[flv]http://www.dipsahaf.com/wp-content/uploads/2011/04/puskullu_moruk-11.flv[/flv]

Yazıya konu olan gizemli “Püsküllü Moruk” albümünün kısaca hikayesi şöyle: Yönetmen Ulvi Uraz genç bir tiyatro ekibi kurar ve bir uyarlama olan Püsküllü Moruk isimli müzikali sahnelemek ister. Müzikler için Cem Karaca’nın yardımı istenir. Cem Karaca ve grubu Kardaşlar stüdyoya girerek sadece 10 saatte müzikal için 2 değişik versiyon kaydeder. Bunlardan birincisi; oyuncuların kendilerine ait bölümleri sahnede canlı seslendirebilmesi için yapılmış playback versiyonlu enstrumantal kayıttır. İkincisi ise bu plakta dinlediğimiz Cem Karaca ile annesi Toto Karaca’nın da şarkı söylediği, oyuncuların çalışması amacıyla yapılmış vokalli kayıttır.

Plak 2,5 dakika süren ağır pscyhedelic enstrumantal bir şarkıyla başlıyor. Öyle ki bu şarkının Osmanlı döneminde geçen bir oyuna nasıl adapte edildiğini gerçekten çok merak ediyorum. Şarkıda Ünol Büyükgönenç’in bağlama riff’leri de olmasa bunun bir Türk grubuna ait olduğunu anlamak gerçekten çok zor. İkinci ve üçüncü şarkılarda Cem Karaca klasik vokaliyle hemen ön plana çıkıyor. Kardaşlar ise bundan sonraki yıllarda müzikal yaşamlarına damgasını vuracak son derece sert ritm ve gitar partisyonlarını, ıklığ ve saz gibi otantik entrumanlarla süsleyerek yarattıkları sihirli soundun ilk örneklerini veriyorlar. Kaydın doğallığı dilden dile dolaşan o günlerin konser atmosferi hakkında ipuçları veriyor. Soundun, bugün bile sertliğinden ve playlistinden bahsederken gözleri ışıl ışıl parlayan, o günün konser atmosferini yaşamış rocker abilerimizin anlattıklarına benzediğini düşünüyorum. Toto Karaca’nın seslendirdiği Galata’nın Yosması isimli parça albümün en göz alıcı ve en çarpıcı çalışmalarından biri. Toto Karaca’nın Galatalı bir hayat kadının ağzından söyledigi şarkı ile ilgili plakta ilginç bir dip not düşülmüş. Kardaşlar grubunun gitaristi Fehiman Uğurdemir’in anlattığına göre ana oğul arasında şarkının nasıl okunması gerektiği konusunda bir tartışma çıkmış, Cem Karaca annesinin kendi vokaline benzer bir biçimde şarkıyı seslendirmesini isterken, anne Toto kendine has üslubunu müdafaa etmiştir. Benim fikrim gayet de başarılı olmuştur. 15 dakikalık bu müzikal keşfin final şarkıları Cem Karaca’nın bugün klasikleşen Anadolu rock şarkılarını andırıyor. Yer yer annesiyle yaptığı düetlerde kayıtlara teatral bir özellik katıyor.

Öncelikle albümün kayıtları bildiğimiz anlamda stüdyo kayıtlarından farklı. Enstrumanlar canlı kaydedilmiş ve herhangi bir miksajdan geçmemiş. Çok dar zamanda kaydedildiği için şarkılarda bir intro bulunmuyor. Ancak kayıtlar, bugüne değin elden ele dolaşan konser kayıtlarından ve demolardan çok çok daha temiz ve anlaşılır. Cem Karaca’nın bugüne dek elimizde olan yayınlanmamış kayıtlarının sadece 1978 ve sonrasına ait olduğu düşünülürse, Püsküllü Moruk tarih itibarıyla da son derece heyecan veren bir kayıttır.

Oyunun müziklerinin yapıldığı 1971 senesi Cem Karaca’nın kariyerindeki en verimli dönemlerindendir. Kardaşlar ile çalışmaya başlayan sanatçı kariyerinin en önemli şarkılarını bu dönemde kaydetmiştir. Aynı zamanda Karaca’nın bundan sonraki dönemlerine de damgasını vuracak yepyeni bir soundun da temelleri bu dönemde atılmıştır. İşin ilginç yanı, Püsküllü Moruk Osmanlı döneminde geçen bir oyun müziği de olsa grup kendi soundundan herhangi bir ödün vermemiş, dönem için hayli sert şarkılar kaydetmiştir. Bu deneyim Cem Karaca’nın ileriki müzik yaşamında önemli bir yer tutacak olan 1978 tarihli Safinaz isimli konsept albüme giden yolun başlangıcı olarak kabul edilebilir.

Plak hakkında önemli notlar
*Albüm sadece 10″ LP formatında basılmıştır.
*Plak beyaz renkte basılmıştır.
*Kayıtlarda kullanılan enstrumanlar: Gitar, bass, davul, saz, ıklığ
*Cem Karaca’ya eşlik eden Kardaşlar grubu Ünol Büyükgönenç, Seyhan Karabay,
*Fehiman Uğurdemir ve Deniz Dündar’dan oluşmaktadır.
*Bu oyun müziği, Cem Karaca’nın ilk tiyatro müziği deneyimidir. Bu tecrübeden sonra Die Kanaken, Ab In Den Orient Express ve Sevdican gibi tiyatro eserlerine müziği ile can verecektir.
*Püsküllü Moruk, Ben Johnson’ın “Volpone” adlı oyunundan uyarlanmıştır. Uyarlama Ülkü Tamer tarafından gerçekleştirilmiştir.
*Oyun 18. yüzyıl Osmanlı İmparatorluğu toprakları üzerinde geçmektedir.
*Oyun bir gişe başarısı getirmediği için kısa sürede sahneden çekilmiştir.
*Hiçbir zaman canlı performans verilmemiştir.
*Bu plak sadece 500 adet basılmıştır. Sadece Türk koleksiyonerlerin değil yabancı koleksiyoncuların da ilgisini çekmektedir.
*Plakta 6 şarkı bulunmaktadır
A1- Uvertür
A2- Altın Sevdası
A3- Püsküllü Moruk
B1- Galata’nın Yosması
B2- Ey Kadı Hazretleri
B3- Kapatın Perdeleri

    Adınız (gerekli)

    Epostanız (gerekli)

    İletiniz